Geri: T.F. Survivor! ADA MACERASI: CEREN'İN YARDIRAN MACERASI! (Syf: 48)

[notizia]

Evet ben de sinir oldum ama JiHoo'm seviyor kızı ne yaparsın? Aşkı imkansız olunca daha bi' üzülüyorum. Gel bana Jihoo sev beni Jihoo moduna geçiyorum. Yavrum dizide karşılık bulamadı gitti. Hayatının iki aşkı da başka adamlara gitti. Bulmuşum Ji Hoo'yu bırakır mıyım hiç? Salak Jan Di gitti gerzek Min Ho'yu seçti. Yada her ne zırzavatsa...

Bu arada ada macerası istiyorum ben!!!!

Not: Boys Over Flowers'ı bırak, Playful Kiss'i izle. Orada Kim Hyun'a(BOF'ta Jihoo) biraz sinir olacaksın ama sonra seveceksin. Aşık oldum o dizide. Uyuz muyuz ama aklımı çeldi bay ukala dahi! İçim kıpır kıpır nedense...

[Elly]

Uzun zamandır adaya gelmiyordum...Kübra bir ada masalıyla şenlendir bizi!!!!

Ateşimiz de tamam!!! Hadiiii!!! Bu sefer ismi lazım değili istediğin kadar yazabilirsin


[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]

[Thehost]

Ben bitirdim Boys Over Flowers'ı. Zaten sadece Kim Bum & Ga-Eul için izliyordum. Ya ama sonu berbat bitti. Ben JiHoo meselesinin bir çözüme kavuşturulmasını isterdim açıkçası. O bir türlü tam emin olamamış gibiydi. Son bölümde bile kızı seviyordu. Böyle olmaz. Geum-Jandi'ye gelince JiHoo'dan az da olsa hoşlanıyor hala sanki. En sonunda JiHoo'nun JanDi'ye olan aşkı bitmeliydi ya da çıkmalılardı bence. En sevdiğim BumBum'umla Ga-Eul'ün aşkıydı. En mantıklısı oydu gibime geldi. Ama onun da kızı bırakıp 4 seneliğine gitmesi saçmaydı. Sanırım yönetmenler evlilik için falan erkek 4 yıl gönderelim şunu bir demişler.
Valla bugüne kadar izlediğim Kore dizilerinin hepsini beğendim ama bir tanesi var ki onu hiç unutamayacağım. Normalde Kore dizilerini izlerken beğenmediğim yerleri hızlı hızlı geçerdim. Mesela Boys Over Flowers'ta genellikle sadece BumBum'umla Ga-Eul'ün bölümlerini izliyordum ama o dizinin hepsini tamamen izlemişimdir. Her bir parçası unutulmaz benim için. Full House'tan bahsediyorum tabii ki.
Dediğin diziye bir bakarım Büşra'cım. Öneri için sağol. =)

[Thehost]

NOT: OKUMAYA NİYETLENDİĞİNİZ ŞEY MANYAK DERECEDE KÜFÜR VE ARGO TERİM İÇEREN BİR SAÇMALIKTIR. BUNA RAĞMEN DEVAM ETMEK İSTİYORSANIZ AŞAĞI İNİN.




BirNotDaha: Hikayeyi bu şarkı eşliğinde okursanız memnun kalırım.
[Linkleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]



SonBirNotDaha: Hikayede bulunamayanlardan özür dilerim. Bulunmak isteyenler belirtsin, devamında onları da katarız. :)

VE BUYURUN!




ADA MACERASI: VOLKANIN DERİNLİKLERİNDE..


[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]


Thehost sabahın anasında daha kargalar kahvaltı bile etmemişken böğürerek uyandı. Önceki gün Notizia ona yüzme öğretmeye çalışmıştı, daha doğrusu öğrenmezse onu piranalara yem edeceğini sessizce mırıldanmıştı ve bütün gün beş saniyede bir piranaları hatırlatarak kıza yüzme öğretmişti. Aslında sadece teoride yüzebiliyordu kara eşşek [Ah, evet Thehost'un adadaki lakabı buydu] pratikteyse suyun yüzünde 1.2435 saniyeden fazla kalamadığı için yaptığı şeye okyanusu taşırmaya çalışmak deniyordu. Bu nedenle kara eşşek Büşra onu saat 19:00 civarlarında salıverdiğinde çayıra salınmış bir eşşek gibi lakabına yaraşır bir şekilde yatağına doğru fırlamıştı. Sonuç olarak herkes sabahın 4'ünde uykudayken onun uykusu kaçmıştı. Sinsi sinsi kızlara baktıktan sonra bir köşeye üst üste yığılmış bir şekilde kıvrılmış sabilere edeceği eziyetleri planladı. Köşedeki mavi kovayı kaptığı gibi suyla doldurdu ve sübyancıklara doğru boşalttı. Thehost bir çığlık fırtınası bekler gibiydi oysa kızlar kafalarına bir kova su yememişcesine öküz gibi horlamaya devam ediyordu. Thehost manzara karşısında kafasını yana eğdi ve tüm nefesini toplarak koca bir böğürüş koyverdi. İlk uyanan Dejavu.Bella'ydı. Yerden kalktığı gibi bir avuç kumu Thehost'un ağzına tıktı ve onu ters döndürüp kuma yapıştırdı. Dejavu.Bella "Hıyarım nerde beniiiiğğğmmm????!!!" diye bağırırken birden adayı çığlıklar doldurmaya başlamıştı.

"..Mına koyim senin global hayvan! İnsan taklidi bile mi yapamıyorsun?"
"Uykumun ebesini s*kti dulgar köpek! Ya sürelim şunu adadan defolsun gitsin!"
"Büşra ben senin var ya o naçizane ebeni öpeyim. Şu hayvanı yorma demedik mi sana! Yorulduğunda böyle öğlenin ortasında sızıp kalıyor sabahta uykumun içine ediyor!"

Thehost hakaretleri sanki kendine gül fırlatılıyormuş gibi memnuniyetle yedikten sonra kızların siniri biraz geçmiş gibiydi. İlk özrü dileyen ona "Global Hayvan" diye bağıran Persephone olmuştu. Oysa ki herkes onun "Global bir hayvan" olduğuna içten içe katılıyordu. Yarım saat içinde herkes yatışınca huzur içinde Dejavu.Bella ve JustyKolik'in hazırladığı kahvaltılara yöneldi. Daha doğrusu aç köpekler gibi kahvaltıya gömüleceğim diye portatif masanın ..mına koydular. İyice tıkındıktan sonra Elly devasa boyutlara ulaşmış karnını sıvazlayıp gürültülü bir geğirik koyverince kızlar masadan kalkma vaktinin geldiğini anladılar. Kahvaltı masası yavaş yavaş toparlanırken Blue_Life eşşek gibi anırmaya başladı.

"Heyyy! Bugün günlerden ne biliyor musunuzz?" Kızların ona temkinli temkinli baktığını görünce suratına yerleştirdiği delimsirek ifadeyi silip konuşmasına devam etti. "Bugün perşembe takvimine koduklarım!" Şimdi kızlardan belirsiz homurtular yükseliyordu.

"Höö. Doğru lan. Unuttuk hee."
"Oyşşş. Ben bu kıyafetle gelemem kieee. Böhüüü. Şimdi gidip saçımı başımı da yapmam lazım."
"Lan GDO'lu hayvan! Adanın böğründe hayvanlara mı güzellik gösterisi yapacaksın? Gel işte şortunla."

Bir çok mırıltı dönüp dolaştıktan sonra Arlemcans'ın bağırtısı adadaki sümüklü böceklerin bile saatte 180 km. ile kaçışmasına neden oldu. Arlemcans'ın gözlerindeki alev kuşkusuz adada daha önce hiç görülmemiş bir şeydi.

"Herkes." dedi heceleri vurgulayarak. "Gidip soyunur mu dökünür mü her ne halt yerse yesin ama 15 dakika içerisinde patikanın sonundaki diskonun önünde olsun!" Disko derken kızların adada tesadüfen bulduğu yerlilere ait eski mekanı kastediyordu. "Eğer 15 dakika dolduğunda orada olmaya tek bir kişi bile olursa onu Elly'nin yanına çevirmen yardımcısı olarak atarım!" Korkulu gözler önce Elly'e, daha sonra da onun odasından dışarılara taşan yüzlerce kağıt destesine döndü. Elly sanki bir şey hatırlatılmış gibi sinirle homurdandı.

"Koyup gidecem bir gün yuaa. Nedir benim bu çektiğim .mk? Eski adada ebemi öptüler çeviri diye diye burada da ada yerlilerinden kalan tabletleri çeviriyorum. Napacaksanız tabletlerde yazanları? Mk. adadakiler size aşk mektubu falan bıraktı da haberimiz mi yok hayvanat bahçesi sürgünleri?"

Elly homur homur homur homur homur homur etc... homurdanmaya devam ederken Arlemcans ağzına bir tıkaç tıkadı ve ayaklarının üstünde havalı havalı dönüp kıvırtarak odasına doğru yola koyuldu. Kızlar boğulacakmış gibi tıkacı çıkarmayan çalışan Elly'i kurtardıktan sonra heyecanla yeni maceraları hakkında konuşurken arkalarında uyuz bir böğürtü duyuldu. Döndüklerinde gevşek gevşek esneyen Haha971'i gördüler. Bir yandan ağzını 740 derece açarak esnemeye çalışıyor diğer yandan da kızları sıkıştırıyordu. "Ne oldu? Yine uyurken bir şey mi kaçırdım? Anlatın yeaa."

KristalKelebek Haha971'i susturmak için anlatmaya başladı. "Hazalcım hatırlıyor musun bir kaç gün önce radyoda bu civarlarda bir fırtına çıkacağı haberini almıştık. Farkındaysan Muson Rüzgarları da hızla adaya yaklaşıyor. Lincolngamze'nin yaptığı araştırmalara göre bu fırtına esnasında oluşacak kükürt ve bu tür gazlar sayesinde Volkanik Dağı'n tepesindeki minik koruyucu ve dağa çıkmamıza başından beri engel olan yaratıklar kovuklarına çekilecek. Biz de bu sayede dağa tırmanabileceğiz. İşte o bahsettiğimiz fırtına başlamak üzere." Kızın sözlerini doğrularcasına gökyüzü derin bir osuruk koyverdi. Kız sözüne devam etmeye yeltendiğinde gökyüzü tekrar osurdu ve tutuldum "Cırcır oldu herhalde ehuehuheu" şeklinde bir şeyler mırıldanarak espri dünyasının .mına koydu. Kızlar bunu umursamadı, hiçbiri espri yapmayı beceremezdi zaten. Daha sonra anlatımı tutuldum devraldı.

"Biliyorsun ki Hazalcım ne zaman dağa tırmanmaya çalışsak o mal yaratıklar üstümüze çullanarak bize engel olmaya kalkıştı. Ne yaptıysa onları sakinleştirmenin yolunu bulamadık. Özlem abla da buradan yola çıkarak onların dağın tepesinde büyük bir hazineyi korudukları fikrine kapıldı ve bizce oldukça mantıklı. Bu üç gün sürecek fırtına bizim tek şansımız. Bu olağanüstü bir fırtına olduğundan onları uzak tutabileceğiz. O yüzden hemen yola koyulmalıyız."

Hazal kafası karışık bir halde kızlara bakmaya devam ederken Sahra'dan derin bir zorrrt sesi geldi. Kızlar hayretle dönüp ona bakarken ağzını gülerek yamulttu. "Valla ben yapmadım, gökyüzü osurdu."

-*-

Şimdi kızlar dağın yarısından fazlasına tırmanmayı başarmış bir şekilde zaferle ilerlerken böğürtüsü duyulan Thehost'a yardım etmeye çalışıyorlardı. Kara Eşşek son bir kaya parçasında kalmıştı ve bir türlü tırmanamıyordu. Alttan Notizia ve Antinotizia, yandan Dejavu.Bella ve Persephone, soldan Nilay ve Gamze onu ittirmeye çalışıyordu. Antinotizia sinirle homurdandı. "Ne toto var yuaaa! İte ite çıkartamadık şu malı." Thehost bu hakarete karşılık olarak totosunun altındaki Merve'nin yüzüne doğru bir zortlama gönderdi. Merve kokuyu aldıktan sonra suratına ölmek istiyormuş gibi bir ifade yerleştirdi ve kafasını öteki yana çevirdi. "Bırakın beni yeaa. Geberip gidecem .mk İntihar etmek istiyorum lan, s*çtı ağzıma GDO'lu eşşek. RNA'na koyim senin." Kızlar kıkırdarken en sonunda Kara Eşşek'i de zirveye çıkardılar ve alınlarının terini sildiler.

Arlemcans kızları bir araya toplamak için tekrar bağırdı ve herkes toplanınca konuşmaya başladı. "Şimdi herkes paraşütlerini taksın ve volkandan içeri atlasın" Kızlar korkuyla mırıldanırken qizolum ters ters söylendi. "Hass..Önce sen atla." Arlemcans homurdandı. "Hee. Ben atlayayım da arkamdan hiçbiriniz atlamaya cesaret edemeyin değil mi? Hepinizi gönderip en son ben atlayacağım." Pis pis etrafı kolaçan ederek kızların paraşütlerini takmalarını bekledi. Daha sonra yanına Notizia'yı çağırdı.

"Şimdi engellican, buradan aşağı atlayıp 10'a kadar sayacaksın ve paraşütü açacaksın. Aslında sen paraşütü açmak için şöyle bir on beş dakika falan da bekleyebilirsin, inan bana bu bekleme insanlığın yararına sonuçlar doğurur. Neyse. Aşağı indiğinde sakın fazla bekleme, aşağıda bir takım böcekler var. İndiğin yerin bir kaç metre uzağında minik bir dere var. Hemen onun karşısına geçersen böcekler sana bir şey yapamaz. Ve dediklerim bütün kızlar için geçerli. Şimdi." Derin bir soluk aldı. "Atla bakalım!"

Oysaki Notizia'nın "böcekler" lafını duyduğundan beri atlamaya hiç mi hiç niyeti yoktu. Korkuyla Arlemcans'a bakıp sessizce fısıldadı. "Kusura bakma Özlem abla ama ebemi s*ksen atlamam." Tam Arlemcans'a havalı havalı arkasını dönmüş gidiyordu ki kadın sinirle Büşra'yı çevirip volkandan içeri döndürdü. Kız atlamamak için direnince de totosuna tekmeyi basıp aşağıya gönderdi.

Bir kaç dakika sonra Arlemcans "300 Spartalı"daki "Sparta Kralı Leonidas" gibi teker teker kızları totosundan tekmeleyerek aşağı göndermeye başlamıştı. Hatta ara sıra kızları tekmelerken "This is Spartaaağğğğ!" diye de bağırıyordu. En sona kendisi kalarak eliyle kendi sırtına güm diye geçirdi ve "Burası Sparta! Haydi Euzübesmele. Euzübillahimineşeytanirracim Bismillahirmanirrahiiiiim!" diye böğürerek aşağı atladı. Aşağı vardığında bütün kızlar derenin karşısına geçmişti bile. Hızla arkasından gelen böcekleri tekmeleyerek -Aslında ilk başlarda ebelerine küfretmişti ama aldırmadıklarını görünce dayağa başlamıştı- dereyi geçti. Derenin karşısında alem yaparak bekleşen kızlara ters ters bakındı. Ortada bir de çiğköfte vardı. Çiğköfteyi yoğuran Nilay'a ve Özlem'e ters ters bakınarak homurdandı. "Oh bakıyorum da ben yokken keyif yapıyorsunuz. Gebersem umrunuzda değil dimi?" kızlar başlarını yavaşça ve sakince sallayıp onaylarken lafına devam etti. "Hadi zıkkımlanın da yola koyulalım öyleyse. Sadece on günümüz var ve volkandan yukarı tırmanmak çok daha fazla vaktimi alır." Neşe içinde yemeklerini yedikten sonra sofrayı toplayıp ekmek kırıntılarını böceklere serptiler. Thehost homurdandı. "Besleyin ..mına koyim. Besleyin ki döndüğümüzde anan kadar olup bizi yesinler."

Her şeyi hallettikten sonra etraflarına bakındılar. Çıkacak hiçbir yerleri yoktu. Derenin öteki tarafı da bulundukları kısım gibi bomboştu. Bomboş bir çanağın içine inmişlerdi sanki. Elly bir süre derin derin düşündükten sonra heyecanla haykırdı.

"Buldum! Buldum, buldum, buldum!" Kızlar heyecanla ona bakışırken kafasını dereye çevirdi. "Dalmalıyız! Ah, nasıl da düşünemedim! Bu Volkan binlerce katmandan oluşuyor ve derenin volkanın kaynağından gelmesine imkan yok. O sıcaklıkta su mu kalmaz, buharlaşırdı. Demek ki alt katmanların birinde son buluyor! Hadi herkes beni takip etsin!"

Kızlar başka çareleri kalmadığı için Elly'i takip ettiler ama içlerinde hala bir korku vardı. Elly teker teker değil de hep birlikte atlamalarının daha iyi olacağını söyledi, boğulma tehlikesiyle karşılaşırlarsa yüzme bilenler bilmeyenleri kurtarabilirdi böylece.

Bütün kızlar gözgöze bakıştıktan sonra "1,2,3!!!" diye bağırıp suya atladılar ve bilinmeyen bir dünyaya gömüldüler. Derin suyun altında hepsinin elleri birbirinden koptu. İyice aşağı çekilirlerken bir kaçı dayanamayarak nefeslerini koyverdi ve çırpınmaya başladı. Bir dakika içinde en iyi nefes tutanları bile çırpınmaya başlamıştı. 2. dakikanın sonlarına doğru havasızlıktan kendilerinden geçerken ileride bir ışık farkediliyordu.

-*-

Büsra şiddetle böğürerek uyandı ve ağzında kalan son su parçasını da toprağa boşalttı. Toprak? Toprak!!! Heyecanla yeri yokladı ve boğulmadığını anladı. Elly haklı çıkmıştı! Neşeyle etrafına bakarken diğer kızlar da uyanmaya başlamıştı.

"Ne oluyor?"
"Neredeyiz?"
"Hey! Herkes iyi mi?" gibi mırıltılar etrafı kapladığında oraya ait olmayan bir şey farkettiler. Bomboş bir mağaradaydılar ve mağaranın girişi büyük otlarla kapatılmıştı. Yanlarındaysa boğulmak üzere oldukları dere akıyordu. Tam hepsi ayaklanıp otları kaldırarak çıkışa yönelmek üzereydi ki bir kurt önlerini kesti. Arkasından da beyaz tenli üç kişi geliyordu. Notizia korkuyla geri çekilirken kurt köşede bir yere gitti ve bir dakika sonra geri döndüğünde üstünde kıyafetleri olan esmer tenli bir adama dönüşmüştü. Diğer beyaz tenli üç kişi de geldiğinde onları tanıdılar. Birden etrafta çığlıklar yükseldi.

"Bellaaaa!"
"Edwardddd!"
"Emmetttt!"
"Jakeeee!"

Herkes bağrışırken Notizia hala durumu idrak edememişti. Ters ters Jake'e baktıktan sonra umutla konuştu. "Siz Jacob'a ne kadar çok benziyorsunuz?! Acaba makyajınızı nerede yaptığınızı sorabilir miyim?" Jake omuz silkerek Carlisle'ye döndü. "Dinime imanıma kreş terk lan bu." Carlisle gülerek böğürdü. "Ne kreşi lan rahim terk amk., rahim terk. Zıhıhıhıhı"

Notizia ise onun gerçek Jake olup olmadığını hala idrak edememişti, gözünün önünde dönüşüm geçirmesine rağmen..

Beş dakika sonra kızların %60'ı Edward'a yönelirken Notizia Jake'i ve Elly de Emmett'ı kapmıştı. Bella ise yanında kimse olmadığı için anlamsızca böğürerek yalnız yalnız dikiliyordu. Jake Büşra'nın ilgisinden bunalmış gibi görünüyordu ve Emmett da Tuba'nın. Ama Edward'ın keyfine diyecek yok gibiydi. Kızlarla etrafı çevrelenmişti ve maymun gibi sırıtıyordu hepsine. Birden ortamda tok bir ses duyuldu. Herkes kafasını çevirdiğinde Carlisle ile karşılaştı. Adam kimsenin çığlık atarak ona koşmamasına aldırmıyormuş gibi konuşmaya başladı.

"Herkes beni dinlesin! Şu anda oldukça ilginç bir yerde bulunuyorsunuz insanlar! Size tavsiyem nehre dönerek hemen buradan uzaklaşmanızdır. Burası korunmasız yaratıklar için uygun bir yer değil."

Arlemcans burun kıvırdı. "Biz oldukça cesur kızlarız ve kendimizi koruyabiliriz. Lütfen bize karışmayın. Tamam Alacakaranlık'ta hepinize salya akıtıyoruz ama böyle hödürt diye tepemize inince afalladık. Uzayın lan! Böğğğğğğğğğrrrrrrr!" diye kükredi ve Carlisle "Sie! Aha m*çtık lan" diyip gerisin geri inanılmaz bir hızla ortadan kayboldu. Diğer kızlar da Arlemcans'ı onayladıktan sonra gururla otları yerinden kaldırdılar ve gözlerinin güneş ışığına alışması için bir kaç saniye beklediler.

Gözleri ışığa alışınca donup kaldılar. Gerçekten de manyak ötesi bir dünya karşılarındaydı. Tepelerden şırıl şırıl sular akarken minik kelebekler etraflarını sardı. İlerilerde bir kaç dinazor neşe içinde suda oynuyorlardı ve gökyüzü dev kanatlı bir ejderha tarafından gölgelenmişti. Bir çok yırtıcı yaratık tiz çığlıklar atarak gökyüzünde dolanıyordu. Karşılarında gökyüzüne kadar uzanan kocaman dalları olan dev ağaçlar vardı.

O anda herkesin aklından aynı soru geçiyordu. "Neresi bu ..mına kodumun yeri???"

Not: Berbat oldu biliyorum. Ama cümlelerimin kısa olmasının ve olayları hemen geçiştirmemin nedeni kısıtlama olmasıydı. Tek bölümlük olduğu için hemen bir yerlere bağlamak istedim. Ayrıca sonlara doğru komediden eser kalmadı, üzgünüm. Bunca engele rağmen okuyup ta taa buraya kadar gelen varsa onlara teşekkür ederim.

EnDipNot: Kontrol etmedim. Yazım hataları olabilir..

[arlemcans]

Kübik! Sandalyeden düşüyordum anasını satayım! This is Sparta evladım! This is SPARTAAAAĞ!!!!

[Elly]

Yemeğin bittiğini böyle asalet dolu bir alarm sistemiyle anlarsınız ada sakinleri!!! Adamın asabını bozmayın... Kız king Gökyüzünü pırtlatır valla.!!!

+

Kellan benden usanmaz!!!!!!!!! Teeeeessssüüüüffff ettim o noktada Sayın Hacivat!


+



Bari koymuşken DNA^'a ya koy be yavrum... RNA'yla ne işin olur

Eline sağlık. Bir ara CPR'a ihtiyaç duyacak gibi oldum. Nefes alamadım... Ucuz kurtardık...

[JustyKolik]

Koptuuuuuuuuum ya.Kübra süpersiiiiiiin
Her cümle ayrı bir kopmalık.O kahvaltıdan zehirlenmediysek iyi
Ooh.Valla ben hem Ed hem Jake'e giderim Bananeee
Ooooof.Süperdi yaa
Ellerine sağlık.Devamını isteriiiiiiiiiiiiiiiiz

[Mikli4]

Kübiş koptum koptum Annemin deli misin be? Bakışlarına maruz kaldım senin yüzünden Boğuluyorum güleyim derken This is Sparta olayı harikaydı Hala gülüyorum Oldukça küfürlüydü Kimin umrunda Küfürleri sitedekiler edince çok koymuyor Ben Kris'i alabilirdim.Kız kıza erkekleri çekiştirirdik Ellerine sağlık ,beynine sağlık

[~SeDeF~]

kübracım harikaydı ve aşırı derecede komikti.
özellikle rahim terk bölümünde koptum
tebrikler canım gayet güzeldi(her ne kadar ben olmasamda)

[Thehost]

Teşekkürler okuyanlara ve beğenenlere. =) Dediğim gibi bir çok yeri kesmek zorunda kaldım, 35 paragraflık bir yazıyı ben de olsam ben de okumazdım. Kısa kesmek zorunda kaldım o nedenler.

Tuba abla o anı aklımda canlandırıyorum da sen Kellan'a yumulmuş yapışmış böyle düşündükçe gülesim geliyor. Tepesine tırmanmışsın! RNA biraz abartı oldu sanırım ama başından beri DNA'ya ısınamadım ben. :P

Özlem abla sevindim beğenmene.

Büş'üm kahvaltıda zehirlenseydiniz sizi ayıltana kadar 5 paragraf daha geçerdi. O yüzden onlara hiç şeyetmedim. :P

Karyaaa! İnanmıyorum! Seni unuttum ben lan! Valla ben bir eşşeğim! Yani bu Kara Eşşek lakabı bana fazlasıyla oturdu, farkındayım.

Sedefcim hikayede bilerek boşluklar bıraktım. Mesela topluluktan küfürler konuşmalar yükseliyor, o kısımlardaki replikler senin olsun. =)

Okuyan herkese teşekkürler. Sıra sizde. Sizden bekliyoruz millet.

[JustyKolik]

Anladım canım.Ama devamını bekliyoruuuuum

[~SeDeF~]

Evet bende devamını bekliyorum çok beğendim çünkü

[Blue_Life]

Koptum!!! Bir sandalyemden düşme vakası daha yaşayacaktım az kalsın! Takvim takip etme stilimizi seveyim! Ama gerçekten çalar saat gibiyimdir. Eğer herhangi bir önemli gün yaklaşıyorsa gün başı sevimli yöntemlerle (!) hatırlatmaktan kaçınmam :)

Özlem ablanın bizleri aşağı inmemiz için ikna etme stili mükemmeldi. :)

Benim için uzun ve keyifli olmasına rağmen "Devamını istiyoruum!" diye böğürebilirim her an !

[Thehost]

Beğenmenize şey oldum millet.
Zeynep'im bu arada seni bayağı delirttim hikayede kusura bakmazsın umarım.
Benim asıl merak ettiğim Merve onun suratına pırtlattığım yeri okuyunca ne yapacak? Acaba bana ne tür bir işkence uygulayacak?
Tekrardan teşekkürler bebişler. =) Çok utandırdınız beniiii

[RpAtTz_hbt]

Hayatımda okuduğum en güzel küfürlü şeydi laaan
Rna olayına da koptum saten
Global hayvan
Sevdim ben bu sözleri
Bilgilerime bilgi kattığın için çok çok sağol Küb
Sayende küfür bilgeme ışık tuttun

[Blue_Life]

Beğenmenize şey oldum millet.
Zeynep'im bu arada seni bayağı delirttim hikayede kusura bakmazsın umarım.
Benim asıl merak ettiğim Merve onun suratına pırtlattığım yeri okuyunca ne yapacak? Acaba bana ne tür bir işkence uygulayacak?
Tekrardan teşekkürler bebişler. =) Çok utandırdınız beniiii

Kusur olur mu hiç? Delirmek güzeldir :) Bayıldığımı da tekrar belirtmeliyim! :))

[Elly]

Zeynep sende de bir Scrubs çılgınlığı görüyorummm

[tutuldum]

Kübraaaaaaaaaaaaaaaa
Lan o dağa tırmanırken benim mi ağzına osurdun bilmiyorum ama at kendini oradan yaa at at !! Ulan .mk bula bula beni mi buldun !!
Yarıldım okurken hele o Ed & Bell & Jake & Em & Carlisle çıktı koppp
Büşra'nın makyaj olayı benim saçma esprim yani öldürdün akşam akşam beniiii !!!
Ben meslekten terk yaaa valla terk yazmıyorum bir daha
İşin ne sen yaz ,istiyorsan çadırıma işe ,istiyorsan duvarıma s*ç sen yazacaksın
Ellerine sağlık

[Büsra]

Ayy Kübra ölüyorum burada. Süper cidden ya ama şu anda nefes alamadığımdan yorum yapacak gücü de bulamıyorum kendimde. Küfürler ayrı bir renk katmış maşallah adaya düşünce herkes coşmuş. Söylenecek söz yok ellerine sağlık devamını da yazmalısın ama burada kalır mı olmaz ki nereye düştük ada halkı olarak biz şimdi? Bu arada bozuk moralimi düzelttin bunun içinde teşekkür etmeliyim sanırım.

[Blue_Life]

Zeynep sende de bir Scrubs çılgınlığı görüyorummm

:) Sabahtan beri izliyorum, sorma ablacım. Ama uğruna çıldırılası bir dizi !:) :)

[Elly]

Zeynep sende de bir Scrubs çılgınlığı görüyorummm

:) Sabahtan beri izliyorum, sorma ablacım. Ama uğruna çıldırılası bir dizi !:) :)

Kesinlikleee!!!! Turk favorim! O adamın tipini yiyesim geliyor! Çok tatlı =) Ama dizi bitti ne yazık ki :( :(

[notizia]

Kübra şuanki halimi anlamak için ağzının tümüyle açık olduğunu düşünüp sessiz bir şekilde gülmeye çalışırken nefes alamadığını hisset.

Süperdi. Bu arada tesüf ederim ben Jake'ıbımın her ayrıntısını bilirim. Ayrıca makyaj kısmı komikti itiraf edeyim. .D Jake hiç benden sıkılır mı? Bu aralar beni çok özledi de yüz vermiyorum. :P

Not: Palyful Kiss'i mutlaka izle. Full House'dan güzel. Favorilerimin başında. Kim Hyun var. Nam-ı diğer Baek Seung Jo, 200 IQ'lu ukala. Ama aşık oldum ben o ukalaya.

[antinotizia (Esila)]

Ne yaptın ne yaptın? Bana, bana hem de bana! Artık seninle arkadaş olamayız. Aynı adada bile yaşayamayız. Kendini intihar edebilirsin (!) Benden kork! Çin işgencelerine hazırla kendini! ( Bu arada cümleye dikkat kendini intihar etmek, resmen kimyamı bozdun sen benim. Gaz zehirlenmesi falan yaşıyor olabilirim. )

Çılgın Velet neler yazmışsın öyle ya? Argo tavan yapmış. :/ Küfür falan. Olmadı.

Sahra ablanın olduğu kısım beterdi. Büşra'nın onun Jake olduğuna inanmadığı kısım da güzeldi. Tuba ablanın kağıtlara ve tabletlere gömülmüş hali bayağı etkileyici geldi. :/ Zaten Özlem abla bitiş noktası, aşağı atma çabalarına bittim. Herhalde bu ada sakinleri dünyanın merkezine yolculuk filmi çeviriyor. :)) Düştüler, türlü yaratıklarla karşı karşıya geldiler. Ardından şelale, kelebek olayları. Aynı filmdeki gibi bir şey. :))

[arlemcans]

This is Twilight!

[Mikli4]

Teşekkürler okuyanlara ve beğenenlere. =) Dediğim gibi bir çok yeri kesmek zorunda kaldım, 35 paragraflık bir yazıyı ben de olsam ben de okumazdım. Kısa kesmek zorunda kaldım o nedenler.

Tuba abla o anı aklımda canlandırıyorum da sen Kellan'a yumulmuş yapışmış böyle düşündükçe gülesim geliyor. Tepesine tırmanmışsın! RNA biraz abartı oldu sanırım ama başından beri DNA'ya ısınamadım ben. :P

Özlem abla sevindim beğenmene.

Büş'üm kahvaltıda zehirlenseydiniz sizi ayıltana kadar 5 paragraf daha geçerdi. O yüzden onlara hiç şeyetmedim. :P

Karyaaa! İnanmıyorum! Seni unuttum ben lan! Valla ben bir eşşeğim! Yani bu Kara Eşşek lakabı bana fazlasıyla oturdu, farkındayım.

Sedefcim hikayede bilerek boşluklar bıraktım. Mesela topluluktan küfürler konuşmalar yükseliyor, o kısımlardaki replikler senin olsun. =)

Okuyan herkese teşekkürler. Sıra sizde. Sizden bekliyoruz millet.

Önemsiz Kübiş Sonuç olarak ben koptum Evet eşeksin eşekler güzeldir özellikle gözleri